Dolmabahçe Sarayı

Dolmabahçe Sarayı

Dolmabahçe Sarayı ve Tarihçesi

Osmanlı sultanları, İstanbul’un fethinin ardından İstanbul’da yaşamışlar ve başkent olan bu şehri çeşitli tarihi yapılarla donatmışlardır. İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet Topkapı Sarayı’nı yaptırarak burada yaşamıştır. Bunu bir gelenek haline dönüştüren Osmanlı Padişahları, kendilerine ait bir saray veya kasır yaptırarak bu yapıları yazlık veya kışlık olarak kullanmışlardır. Bu geleneğin son uygulayıcılarından birisi olan Abdülmecid Han, Topkapı Sarayı’nda ikamet etmek istemeyerek Beşiktaş’ın Dolmabahçe semtinde bir saray yaptırmak ister. Dolmabahçe, harika manzarasıyla Dolmabahçe Sarayı için oldukça uygun bir lokasyondur. 13 Haziran 1843 tarihinde başlayan sarayın inşaatı 7 Haziran 1856 tarihinde 250.000 metrekarelik bir alan üzerinde tamamlanmıştır. Dolmabahçe Sarayı üç katlı olup simetrik bir plana sahiptir. Sarayın 285 odası ve 43 salonu bulunmaktadır. Sarayın temellerinde kestane ağacı kütükleri kullanılmıştır.

Saray 1800’lü yılların yaygın mimarisi olan Barok ve Rönesans esintileri ile hiç bir lüksten kaçınılmayarak inşa edilmiştir. Muhteşem bir avlunun eşlik ettiği saray, denizin hemen üstünde yükselmektedir. Sarayın bazı günlerde denize yansıyan görüntüsü bir çok fotoğraf karesine yansımıştır. Sarayın deniz tarafında bulunan küçük bir rıhtım, dönemin sultanlarının saraya tekne ile ulaşımını sağlamaktaydı. Sarayın hemen arka tarafında, saray bahçesini ana yoldan ayıran yüksek duvarlar bugün dahi ayakta durmaktadır.

Oldukça gösterişli bir mimariye sahip olan sarayda 5320 kişi hizmet vermekteydi ve sarayın aylık masrafı 2 milyon sterlini bulmaktaydı. Sarayın maliyeti ve de masrafı, dönemin Osmanlı ekonomisini çok zor bir duruma sokmuştur.

Dolmabahçe Sarayı’nın Gezilebilecek Odaları

İki büyük kapıdan giriş yapılabilen Dolmabahçe Sarayı; büyük ve çift taraflı merdiveni ile turistleri kendisine çekmektedir. Sarayın içerisinde yer alan Muayyede Salonu (Tören Salonu), Osmanlı döneminde bayramlaşma ve çeşitli resmi merasimlere ev sahipliği yapmaktaydı. Muayyede Salonu, dünyadaki saraylar içerisinde en büyük tören salonu olma özelliğine sahiptir. 56 sütunlu salonun içerisinde, 36 metrelik kubbesinden sarkıtılan ve 750 ışıkla aydınlatılan 4.5 tonluk devasa kristal avize ise dönemin İngiltere kraliçesi Victoria tarafından hediye edilmiştir. Bu büyük salona müteakip, salonun kuzeyinde yer alan Hünkâr Dairesi ve Harem Dairesi de gezilebilmektedir.

Dolmabahçe Sarayı - Muayede Salonu
Dolmabahçe Sarayı – Muayede Salonu

1927 yılından, vefatına kadar Mustafa Kemal Atatürk de Dolmabahçe Sarayı’nda ikamet etmiştir. Atatürk’ün ikamet ettiği ve vefat etmiş olduğu 71 numaralı oda günümüzde müze olarak kullanılmaktadır. Dolmabahçe Sarayı günümüzde orijinal eşyaları ile birlikte ziyarete açık durumdadır. Saray, köşk ve kasırlar pazartesi ve perşembe günleri hariç, her gün 09.00 – 16.00 saatleri arasında ziyaret edilebilmektedir. Müze kartın geçerli olmadığı sarayda öğrenci indirimi bulunmaktadır.

Scroll to Top